9.Ulusal Nükleer Teknoloji Günü kutlamalarının açılış töreninde konuşan İslami İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, “İran İslam Cumhuriyeti, ülkenin gelişimi konusunda karar aldığı zaman, gençler ve bilim adamlarımızın çabaları ve fedakârlıkları ile amacına ulaşmıştır. Dünya güçlerinin bu yolda İran’a karşı olmaları veya olmaları, İran halkının kararlığında hiçbir etki yaratamamıştır” dedi.

Ruhani konuşmasının devamında tüm dünya güçlerinin İran halkı karşısında yenilgiye mahkûm olduklarını belirterek, “Günümüzde gelişim konusunda İran halkının karşısında durmak amacı ile zor kullanmak isteyen dünya güçleri, kuşkusuz İran halkı karşısında yenilgiye uğrayacaklardır. Kutsal Savunma döneminde de Saddam Hüseyin’in tüm dünyadan en modern silahları alması ve İran’ın bu silahların hiçbirini sahip olmadığı günlerde de, hiçbir güç İran halkının direniş yolundaki inancı, iradesi ve kararlığını bozamadı. İran, bu direniş ile Saddam Hüseyin güçleri karşısında başarıya ulaştı ve ülkemizin bir milimetresini bile düşmana vermedik” dedi.

Nükleer müzakerelere de dikkat çeken Ruhani, ” Sadece kendi iradeleri ve zor kullanma mantıklarının dünyayı yönetebileceğini düşünen bazı dünya güçleri dışında, Dünya ülkelerinin çoğu İran’ın barışçıl nükleer çalışmalarını destekliyordu. Dünya güçleri, İran halkının onların istekleri karşısında teslim olmalarını istiyorlardı. Müzakerelerde sadece bir bildiri elimize geçmedi. Son 15-16 ayda gerçekleşen çalışmalar sonucunda ABD Cumhurbaşkanı’nın İran halkının baskı, yaptırım ve zor karşısında teslim olmayacaklarına itiraf etmesi, bizim başarımızı göstermektedir. İran’ın başarısı, dünyanın birinci askeri ve ekonomik gücü olan ABD ve cumhurbaşkanının gerçekleri söylemek zorunda kalmasıdır. Bu, İran halkının ilerlediği yolda başarıya ulaştığı ve ABD Cumhurbaşkanı’nın İran düzeninin yok edilemeyecek olmasına itiraf etmesi niteliği taşımaktadır” dedi.

Ruhani açıklamasının bir diğer bölümünde ise “Tüm dünya ülkelerine mantık, ılımlılık, müzakere, barış, huzur ve insanı değerler ve istikrar yolunun aşırıcılık, şiddet mantığı ve yaptırımları yeneceğini gösterdik. Tüm dünya artık İran halkına saygı göstermek yolunda ilerliyor ve yaptırım ve baskılar adım adım geriliyor. İran, müzakerelerde karşı tarafın yenilgiye uğramasını istemiyor. İran, haklarının göz önüne alındığı ve iki taraf için de yararlı olacak bir anlaşma istiyor. P5+1 ülkeleri, müzakereler ile İran’ın atom bombası üretmesinin önüne geçtiklerini söyleseler de, İran ilk günden itibaren hiçbir zaman atom bombası üretmek peşinde olmamış ve olmayacaktır. Eper böyle bir isteğimiz olsaydı, atom bombasından çok daha kolay üretilebilen kimyasallar silahlar üretirdik. Ama İran’ın kendisi bu silahların kurbanı olmuştur, ama yine de telafi etmek peşinde olmamış ve Kimyasal Silahlar Sözleşmesi’ni imzalamıştır. Bu neden ile de İran hiçbir zaman silah üretmek peşinde olmamış ve olmayacaktır” dedi.