Abdulaziz Şikaki, Türkiye’de katıldığı bir programda ağabeyi ve İslami Cihad’ın kurucusu Şehid Fethi Şikaki ve Filistin Direnişi hakkında önemli açıklamalarda bulundu:

Ağabeyinin çok erken yaşlarda bulunduğu ortamlarda zekasıyla sivrildiğine dikkat çeken Şikaki, “Ağabeyim İsrail işgalinden sadece üç yıl sonra, 1951’de dünyaya geldi. Onun gençlik yıllarında Filistin mücadelesini İslamcı olmayan unsurlar yürütüyordu. O dönemde Müslümanlar işgale karşı daha pasif bir konumdaydılar. “İslamsız direnişçiler” ve “Direnişsiz İslamcılar” olarak özetlenebilecek bir tablo ile karşı karşıyaydık. Fethi, ilk zamanlar Nasır çizgisine meyletti. Onun fikri dönüşümünde Seyyid Kutub’un Yoldaki İşaretler Kitabı önemli rol oynadı” dedi.

Fethi Şikaki’nin ilk zamanlar İhvan ile beraber hareket ettiğini, ancak daha sonra cihadı merkeze alan bir arayışa giriştiğini belirten Şikaki, “İhvan, nefis terbiyesini merkeze koyan bir harekettti. Fethi Şikaki ise, daha kapsamlı bir metodolojiyi öneriyordu. Bu bağlamda da Mısır’da tıp okuduğu zamanlarda üniversite arkadaşlarını örgütleyerek yeni bir yapılanmaya gitti” diye konuştu.

İslami Cihad’ın Fethi Şikaki’nin üniversite yıllarındaki örgütlenme çabaları sonucunda doğduğunu aktaran Şikaki, kendisinin de aynı dönemde Mısır’da Eczacılık okuduğu bilgisini verdi.

Fethi Şikaki’nin doktor olarak Filistin’e döndüğü 1980 yılından itibaren aktif cihada başladığını ve İşgalci İsrail tarafından birçok kez tutuklanıp işkence gördüğünü söyleyen Şikaki, “1988’de Lübnan’a sürgün edildi. Orada bir yıl kaldıktan sonra Suriye’ye yerleşti. 1993 Oslo Anlaşması sonrası Libya lideri Kaddafi’nin ülkesindeki Filistinlileri sınırdışı etme kararı alması üzerine Libya’ya gitti ve sınırdışı edilme işleminin durdurulması için Kaddafi ile görüştü. Libya dönüşünde, tarihler 26 Ekim 1995’i gösterdiğinde İsrail tarafından şehit edildi” dedi.

İRAN İSLAM DEVRİMİ VE FETHİ ŞİKAKİ

Fethi Şikaki’nin İran İslam Devrimi’ne başından beri destek verdiğine vurgu yapan Şikaki, “O, İran İslam Devrimi’nin başarıya ulaşacağı konusunda müjdeleyici yazılar yazıyordu. İmam Humeyni’nin Tahran’a dönüşünün konuşulduğu sıralarda Fethi Şikaki’nin “Humeyni: İslami Çözüm ve Alternatif” kitabı Mısır’da basılmış ve daha ilk günden yok satmıştı. Kitabın ön yüzünde İmam’ın fotoğrafı, arka yüzünde ise Şah’ın parçalanmış bedenini resmeden bir fotoğraf vardı. O zamanlarda da Şah’ın İran’dan kaçarak Mısır’a gelmesi planlanıyordu. Mısır Devleti’nin bu Şah yanlısı tutumu yüzünden kitabın dağıtımı hızlıca durduruldu. Mısırlı güvenlik güçleri, Fethi’ye benzediğim için beni içeri alarak 1 ay sorguda tuttular. Sorguyu bizatihi dönemin Mısır İçişleri Bakanı yaptı. Daha sonra beni Irak’a gitmem kaydıyla serbest bıraktılar. Ancak Fethi’yi ben gittikten sonra tutuklamışlar” ifadelerini kullandı.

ARAP BAHARI FİLİSTİN’İ YALNIZLAŞTIRDI

Bölgesel gelişmelere dair değerlendirmeler de yapan Şikaki, Arap Baharı sürecinin Filistin davasını yanızlaştırdığını kaydederek “Daha önce Arap halkları için birincil mesele Kudüs ve Filistin’di. Gelinen noktada ise kendi dertleriyle boğuşan halklar Filistin’i unuttular” görüşünü dile getirdi.

FİLİSTİN DİRENİŞİNİN SİLAHLARI İRAN VE HİZBULLAH’TAN 

Filistin direnişinin silah ve füze kaynağı ile ilgili gelen bir soruyu cevaplayan Şikaki, “Bir tanıklık olması açısından hakikati ifade etmeliyiz ki, direnişin İsrail’e karşı kullandığı silahların çoğu İran ve Hizbullah’tan gelmektedir. Bu gerçeklik zaten direniş liderlerinin açıklamalarına da yansımıştır. Bu bölgede hiç kimse İran ve Hizbullah kadar Filistin meselesine önem vermemiştir” şeklinde konuştu.